Geçici “Vilâyet İhtilal Komitesi”nin ömrü sadece bir gün oldu, Rus
demokrat partileri ve teşkilatlarıyla Ermenilerin temsilcileri Bolşeviklerle
her nevi iş birliğini red edip komiteden ayrıldıkları için komite derhal
dağıldı.
356 Bu yüzden Rus demokratları daha 8/21 Kasım 1917’de yeniden
vilâyet idaresinin söz sahibi bir teşkilâtını kurmak mecburiyeti karşısında
kaldılar. Bunun için vilâyet meclisi Simferopol şehir duması ve Rus
partilerinin temsilcileriyle birlikte bu çok önemli meseleye bir çözüm
bulmak için 20 Kasım / 3 Aralık 1917’de şehir ve köy idarelerinin katıldığı
bir tüm vilâyet kongresini toplamak kararını aldılar.
357
Kırım’daki sair millî olaylar için 1917’nin Kasım ve Aralık ayları çok
önemli olmuşlardır. 3/16 Kasım, 1917’de358 Millî Müze359, “İsmail Bey
Gasprinskij” Pedagoji Enstitüsü 360 ve Millî Sanat Okulu 361 Bahçesaray’da
törenle açıldılar. Bu tören genel bir millî nümayişe dönüştü ve yarımadanın
bütün halkına Kırım Türklerinin yeni ciddî faaliyetlerde bulunduklarını ispat
etti.
Müslüman İcra Komitesi’nin yayın organı olan “Millet” bu olayı
aşağıdaki sözlerle yorumladı:
_______________________
353 JV. (350), y.a.g.e.
354 JV. (352), y.a.g.e.
355 Elagin (125), cilt V, s. 213.
356 9 Kasım 1917 tarih ve 89 no’lu JV. Elagin’den (125), cilt V, sayfa 212 naklen.
357 Y.a.g. kaynak.
358 Kırım Tatarları, No. cilt II, sayfa 359’da.
359 Millî müze Kırım’ın önemli bir tarihî abidesi olan Bahçesaray’daki han sarayında
kurulmuştu. Bu saray 29 Eylül / 12 Ekim 1917’de vilâyet komiserinin protestosuna
rağmen Müslüman İcra Komitesine devredildi, idareciliğine tahsillerini İtalyan ve
Fransız sanat okullarında yapmış olan kabiliyetli iki yerli ressam olan Hüseyin
Badaninski ve Abdurrefi Abiyev getirildiler. Badaninski aynı zamanda millî müzenin
müdürüydü. (3 Ekim 1917 tarih ve 73 no’lu Mil.; Seydahmet (28), s. 101 -102; Hacı
Bilal (80), s. 17; No (335), cilt II, S. 172).
360 “Gasprinski” pedagoji enstitüsü Bahçesaray’daki Orta Medrese’de kurulmuştu,
Enstitünün kuruluşu 1917 Ağustos’unda olmuştu. Müslüman İcra Komitesinin teşkil
ettiği pedagoji enstitüsü kurucu komisyonu bu iş için özel bir bildiriyle halka müracaat
etti. Bunun üzerine kısa zamanda kuruluşu sağlayan büyük para yardımları yapıldı.
(Dörtel (91), s. 6; Aytuvgan (80), s. 8; Hatif (248), s. 45-47; Seydahmet (45), s. 207-
208).
361 Sanat okulunun müdürlüğüne Abdurrefi Abiyev tayin edildi (Aytuvgan (80), s. 8).
“Bütün Kırım halkını ve özellikle de Bahçesaraylıları bu üç
müessesenin açılışından dolayı candan kutlarız. 150 yıldan beri esaret
altında yaşayan Bahçesaray şehri böylece geçmişte olduğu gibi yeniden
Kırım’daki kültür ve ilmin merkezi olmuştur.
Daha üç yıl önce “Zincirli” medresede bir reform yapmak imkânları
olmayan Kırım Müslümanları bugün üç yeni kültür müessesesinin açılışını
yapıyorlar. Kırım Müslümanlarının yakın bir gelecekte en kutsal ve yüce
ülkülerine ulaşacaklarına şüphe yoktur. Onlar en kığa zamanda millî enstitü
ve üniversiteler, millî bir akademi ve sair ilim müesseselerini kuracaklar ve
bu yoldan parlak geçmişlerinin yeniden doğuşuna ulaşacaklardır.
Bağımsızlık içindeki bir hayatın 150 yıl önce sönen ışıkları yeniden
parlayacak, 150 yıldan beri esarete mahkûm edilmiş olan Kırım
Müslümanları yeniden iktidarı ele geçirecekler ve kirli eller tarafından
tahrip edilmiş olan kütüphaneler yeniden dolacaklardır. Kırım
Müslümanlarının kendileri idarelerinin hâkimi olacaklar ve yeniden şaşaa ve
medeniyet içinde hür bir hayat yaşayacaklardır.
Devletler, hükümdarlar ve insanlar ölürler, fakat milletler yaşamaya
devam ederler ve kendilerini zulümden kurtarmanın yollarını bulurlar.
Lehistan, Finlandiya, Ukrayna ve Rusya’nın diğer kavimleri buna
örnektirler.
Biz de 150 yıllık bir esaretin ağırlığına ve tahammül ettiğimiz
zorluklara rağmen ölmemiş olan bir milletiz. Kırım Müslümanlarının bugün
hürriyet bayrağı altında toplanmış olmaları ve aynı ülkü ve hedefe giden
müşterek bir yolda yürümeleri atalarına lâyık olduklarını ve onlardan kalan
mirası koruyacaklarını gösterir.
Bir ellerinde kalem diğer ellerinde kılıç tutan ataları gibi Kırım
Müslümanları bugün bir taraftan kültür müesseseleri kurarken diğer taraftan
da millî alaylar teşkil etmektedirler.
Kırım Müslümanları bugün hür yaşamayı ve kelimenin tam anlamıyla
bir millet olmayı arzu ediyorlar. Kırım Müslümanları yaptıklarıyla haklı
olduklarını ve yaşamaya muktedir olduklarını ispat ettiklerine inanıyorlar ve
bugünden itibaren arzu ve isteklerine şimdiye kadar diğer milletlerinkine
gösterilen saygının aynısının gösterileceği ümidini taşıyorlar.” 362
Çelebi Cihan’ın töreni açış konuşması daha mânâlıdır.
363 Burada bu konuşmanın bazı kısımlarını veriyoruz:
“Ulu atalarımızın abidelerinin ortasında bulunuyoruz. Ölüler yaşayan-
________________________
362 Kasım 1917’in Mil. KM, 1334 (1918), No. 4’deki makalenin aynen neşri ve Hatif (248),
s. 48-50.
363 Çelebi Cihan (346), y.a.g.y.; Aytuvgan (80), s. 8.
ların yaptıklarına karar veriyorlar. Biz, atalarımızın millî hazinesinden
faydalanmaya karar verdik ve bu niyetle millî müzeyi kurduk. Han sarayına
el koyduk ve burada millî geçmişimizin bütün belgelerini toplayacağız.
Burada güçleri açacağımız kurultayı doğuracak olan millî sanatımızın
ürünleri ve siyasî faaliyetlerimizin belgeleri toplanacaktır. (Alkışlar)
Biz aynı zamanda, bir vakitler karada ve denizde şan kazanmış fakat
bir buçuk asırdan beri esaret ve zulüm altında bulunan millî gök bayrağımızı
bu saraya çekmeye yemin ettik. (Uzun süreli alkışlar)
Biz millî müzemizi açarak millî kültür, medeniyet ve geleneklerimizin
mevcudiyetini ve değerini ispat ediyoruz.
Kırım’ın siyasî durumu ve şimdi içinde yaşadığımız devir bize bu tarihî
binanın içinde millî kurultayı toplamaya karar aldırdı. Kurultay sadece tarihi
sebeplerden dolayı mı toplanacaktır, yoksa millî ve siyasî mecburiyetler mi
bunu gerekli kılmaktadırlar?
Nefret edilen eski idarenin bütün diğer şeylerin yanısıra siyasî
müesseselerimizi de elimizden aldığı sizlerin malumudur. Düzensiz ve fakir
olduğumuzu öne sürüp bize düzen, adalet, ilim ve eğitim vaat ettiler.
Kırım’ın açık kalpli ve saf Müslümanları bu vaatlere inandılar ve bir buçuk
asır ıstırap çektiler. Bir buçuk asır boyunca, edebiyatsız, ilimsiz, sanayisiz,
ticaretsiz ve siyasetsiz kaldılar ve esaret ve zulüm altında yaşadılar.
1905 ihtilâli bize beklenen hürriyeti getirmedi, aksine sonra tekrar
esarete gömüldük. Açtığımız okullar tekrar kapatıldı, öğretmenler sürüldüler
ve millet tekrar ölümün tehdidine maruz kaldı.
27 Şubat 364 ihtilâli eski idareyi süpürdü ve biz halkımızı kızıl bayrak
altında topladık. Fakat aylar geçti ve biz ne ilim ve eğitim ne de sanat, sanayi, düzen ve adalet gördük. Düzen daha da bozuldu ve kamu emniyeti
hiç hâline getirildi.
Etrafımızdaki tek şey dehşet uyandırıcı bir hiçliktir.
Meselenin hallini merkezî hükümetten bekledik. Fakat oradan sadece
geçici hükümetin devrilmesine sebep olan anarşi geldi ve bütün ülke
karışıklığa gömüldü. Biz bu yüzden “Millet! Merkezî hükümetten artık
hiçbir şey, bekleme, kendi kaderine kendin sahip ol!” dedik. (Alkışlar)
Kırım’ı anarşiden korumaya karar verdik. Kırım’da bir iç savaşa mâni
olmak ve bütün Kırım halkının hayatını, şerefini ve malını korumak için 30
Ekim’de 365 Kırım inkılâp erkânı harp heyetini teşkil ettik ve anarşiye alenen
harp ilân ettik. Ülkenin bütün vilâyetlerinde anarşinin hâkim olduğu bir
devirde biz Kırım’da karışıklıklara mâni oluyor, onu ve halkını koruyoruz.
_______________________
364 Julian takvimine göre.
365 Julian takvimine göre.
Bu savaşta galip gelmek için bütün Kırım halkının bizimle birlik
olmasını istedik. Biz bu savaşta kahramanca galip geleceğimize ve savaşın
sonucunun bütün Kırım halkının lehine olacağına kesinlikle eminiz. Çünkü
Kırım onu koruyana aittir. Yaşasın adem-i merkeziyet! (Uzun süreli coşkun
alkışlar)
Kırım’ı korumak, kendi düzen ve kanunlarını tesis etmek için Kırım
Müslümanları Kurultay’ı toplamaya karar vermişlerdir. Çünkü o, Türk ırkına
yüzyıllar boyunca düzen ve adaleti temin etmiş olan kutsal bir yasama
müessesesidir. O, sadece Türklere değil, diğer kavimlere de adaletin ışığını
getirmiştir. Halkımız Kurultay’ı sadece kendi hâkimiyetini tesis için
istememekte, Kırım’ın diğer sakinleri ile birlikte çalışmayı arzu etmektedir.
Halkımız âdildir. O, sadece kendisini düşünenlerden değildir. O, başka
kavimlerin dertlerini de üstlenmiştir ve başkalarının haklarını da kendi
hakları derecesinde kabul edip onlara saygı göstermektedir. O, Kırım’ın
diğer sakinleri ile müştereken mesut bir hayatı mümkün kılmak
istemektedir. (Alkışlar)
Kırım’da birçok çiçekler, değişik renk ve râyihalarla yetişir. Bu
çiçekler, Kırım’da yaşayan milletleri Müslümanlar, Ruslar, Yahudiler,
Rumlar, Almanlar vesaire – temsil ederler. Kurultayın hedefi hepsini
toplamak, onlardan şahane bir buket yapıp Kırım’ı hakikî bir kültür İsviçresi
hâline getirmektir. Millî Kurultay sadece Müslümanlarla değil, diğer
milletlerle de ilgilenecektir, onları iş birliğine davet etmektedir ve onlarla
aynı tempoda yürüyecektir. Milletimiz burada sadece işi başlatandır.
Bizi tanımayanlara her milletin haklarını tam bir kabulle dolu olan
tarihimizi gösteririz. Bu haklar karşılıklı olarak ve bütün gelecekte kabul
Sayı: 134 Emel Ocak – Şubat 1983
_____________________________________________________________
23
edileceklerdir. Kurultay bütün Kırım halklarının ideallerini
gerçekleştirecektir.”366
Bu nutuk, Kırım Türklerinin yeni millî ve siyasî programını teşkil
ediyordu, yeni durumdan kaynaklanmıştı ve Çelebi Cihan’ın vurgulamış
olduğu adem-i merkeziyet programına dayanıyordu. Aynı zamanda diğer
Kırım sâkinlerinin tümüne Çelebi Cihan vasıtasıyla Kırım Türkleriyle
kardeşçe iş birliği etmeleri yolundaki bir daveti ihtiva ediyordu. Rus
kamuoyunun bu yeni programa ve Çelebi Cihan’ın çağrısına karşı olan
reaksiyonlarını sonraki olayları takip ederken göstereceğiz.
9/22 Kasım 1917’de radyo Rusya halklarına Merkezî Rada’nın
(Ukrayna hükümeti) III. Universal’i (Devlet Kurucu Meclisi) açtığını ve
Bağımsız Ukrayna Halk Cumhuriyetini ilân ettiğini bildiriyor ve Ukrayna
devletine dahil edilen vilâyetleri sayıyordu. Tavriya vilâyetinin üç kuzey
kazası Ukrayna Cumhuriyetine dâhil edilmiş ve Kırım Ukrayna hudutları
_______________________
366 Çelebi Cihan (346), y.a.g.y.
dışında kalmıştı.
367
Bu andan itibaren Kırım hem Rusya’dan hem de Tavriya vilâyetinde
çoğunluğu teşkil eden Slavlarla meskûn üç kuzey kazasından ayrılmıştı.
368
Ukrayna’nın yeni sınırlarıyla ikiye bölünmüş olan Tavriya vilâyeti fiilen son
bulmuş ve Kırım Türkleri vilâyetin etnik bir azınlığından yarımadanın
çoğunluğu hâline gelmişlerdi. Tek istisnayı Sevastopol ve Kerç şehirleri
teşkil ediyorlardı.
369 Aynı zamanda Kırım’daki idarî vilâyet teşkilâtları kara
üslerini kaybediyor ve destek aldıkları ana üsleriyle aralarındaki rabıta
kesiliyordu. Kısacası kuvvetler dengesinde Kırım Türklerinin lehine bir
değişiklik meydana gelmişti. Kırım’ın kaderi meselesi bu andan itibaren
kendiliğinden bir aktüalite kazanmıştı ve hallini bekliyordu. Sonra
göreceğimiz gibi demokratik Rus teşkilâtları bu istikamette ciddî bir şeyler
yapmaktan aciz olduklarını göstermişler ve böylece Kırım Türk idaresi
meselenin halline teşebbüs etmişti.
11/24 Kasım 1917’de Çelebi Cihan’ın başkanlığında Müslüman İcra
Komitesi olağanüstü bir toplantı yaptı ve Kırım Türklerinin yarımadanın
kaderine yön vermek zorunda oldukları tespit edildi. Bu da kısaca dile
getirildi: “Kırım Kırımlılarındır.”370 Bu karar Müslüman İcra Komitesi
tarafından 11 / 24 ve 15 / 28 Kasım 1917’de bir ilân şeklinde tüm Kırım
halkına açıklandı.
371
_______________________
367 Documents ukrainiens publies par la Societe deş Nations, s. 8, III me Üniversel.
Seydahmet (3), s, 11’den naklen; Ukraina Cumhuriyetinin manifesti (Manifest der
Ukrainischen Republik) 9 Kasım 1917 tarihli, KM, 1334 (1918), No. 2, s. 25’te; TE
Sayı: 134 Emel Ocak – Şubat 1983
_____________________________________________________________
24
(312), 30 Haziran 1918; Spuler (25), s. 263; Die auswärtige Lage (Haricî Durum), WZ,
22 Aralık 1917, No. 300, s. 1’de; Die Republik Ukraine (Ukrayna Cumhuriyeti),
BGANN, 20 Aralık 1917, No. 298, s. 1’de; NPZ, 20 Aralık 1917, No. 647, s. 1; Die
Ukraine (Ukrayna’nın sınırlarını gösteren bir harita ile birlikte), NPZ, 23 Aralık 1917,
No. 653, s. 1’de; Die Staaten – Neubildung in Russland (Rusya’da yeni devletler teşkili)
(Rusya, Beyaz Rutenya, Ukrayna, Don, Kırım, Şamara, Sibirya ve Türkistan haritası ile
birlikte) Po., 23 Ocak 1918, No. 42, s. 1’de; Aleksander Achmatowicz: Tragedja
Tatarow Krymskich (Kırım Tatarlarının Faciası), RT, cilt l, s. 257-258’de.
368 1897 istatistiğine göre Kırım Türkleri Tavriya vilâyeti nüfusunun % 13’ünü teşkil
ediyorlardı. (Semenov (10), s. 218).
369 451 no’lu dipnota bakın, adı geçenlerle karşılaştırın: Altdorffer (237), s. 97-98: O.
Rescher, Einige Bemerkungen und Notizen über die Krimtataren (Kırım Tatarları
hakkında bazı mülahazalar ve notlar), Isl., cilt V, s. 155’de; Yunus Nadi: Kırım’ın
mukadderatı, TE, 3 Mayıs 1918, No. 2443’de; TE (327), 9 Haziran 1918; Die Krimfrage
(Kırım Meselesi), Po., 27 Mart 1918, No. 158, s. 2’de; Kırım ve Ukraina, Ik., 2 Nisan
1918, No. 7595’de; Kırım ile Ukraina arasında, İk., 25 Eylül 1918, No. 7765’de.
370 Hatif (248), s. 70; Otar (108), No. 6, s. 16; Ülküsal (165), s. 25; No, cilt III, s. 183.
371 GT, 11 Kasım 1917, No. 15. Elagin’den (125), cilt V, s. 213-214 naklen; NO, cilt III, s.
183
11/24 Kasım 1917 bildirisinde Müslüman İcra Komitesi, Ukrayna
Cumhuriyetinin doğuşunu tebrik ediyor, bu münasebetle Kırım Türklerinin
“Kırım’da hiçbir zaman bir milletin diğerleri üzerinde hegemonya
kurmasına” müsaade etmeyeceğini vurguluyor. “Kırım, Kırımlılarındır”
prensibini kabulleniyor ve yarımadanın tüm halkını “Kırım’da yaşayan
bütün halkların menfaati için müşterek ve müttefik bir mesaide birleşmeye”
davet ediyordu372. Aynı zamanda millî basın bu istikamette yoğun bir
propagandaya başlamıştı.
(devam edecek)