1944 sürgün soykırımının 45. yılında Kırım Türklerinin millî mücadelesinde önemli gelişmeler oldu. 1956 yılından itibaren bütün sürgün yerlerini bir ağ gibi ören mahallî “teşebbüs grupları”nın ortak faaliyetleri
sonucunda “Kırım Tatar Millî Hareketi” doğmuştu. Kırım Tatar Millî Hareketi 30 yılı aşkın bir süre içerisinde yürüttüğü mücadele ile, Kırım Türklerini bir millet olarak yok olmanın eşiğinden bugünkü durumuna getirmiştir.
Gorbaçov’un iktidara gelmesiyle birlikte Sovyetler Birliği’nde meydana gelen değişme ve gelişmelerin içerisinde dünya kamuoyunun en çok ilgisini çeken konulardan biri, Sovyetler Birliği’ndeki milliyetler meselesi olmuştur. Yeni gelişmeler Kırım Tatar Millî Meselesi’nde de her açıdan dönüm noktası teşkil edebilecek mahiyettedir. Değişen şartlar Kırım Tatar Millî Mücadelesi’nin yürütülmesinin ortaya çıkardığı yeni ihtiyaçlara cevap verebilecek çok daha gelişmiş ve organize bir faaliyet şeklini gerekli kılmıştır. Buna bağlı olarak Kırım Tatar Millî Hareketi’nin Özbekistan S.S.G.’nin Yangiyul şehrinde 29 Nisan – 2 Mayıs tarihlerinde yapılan 5. Genel Kongresi’nde “Kırım Tatar Millî Hareketi Teşkilâtı” (KTMHT) resmen kurulmuştur.
Bilindiği gibi Kırım Tatar Millî Hareketi, Kırım Türklerinin millî ve insanî haklarının tam olarak verilmesini, itibarlarının açık ve net bir şekilde iade edilmesini, onların Vatan Kırım’a toplu ve teşkilâtlı olarak döndürülmelerini, millî ve manevî medeniyetlerini yeniden kurup geliştirebilecekleri millî cumhuriyetlerinin kurulmasını hedeflemektedir. Bu amaçlar için Kırım Türklerinin tamamının iştirakiyle yürütülen Kırım Tatar Millî Hareketi’nin Sovyetler Birliği’nde Kırım Türklerinin yaşadığı her bölgeden gelen temsilcilerince kurulan Kırım Tatar Millî Hareketi Teşkilâtı’nın, bütün Kırım Türklerini kucaklayan bir teşkilât olacağı açıktır. KTMHT Tüzüğü ve buna bağlı olan teşkilât yapısı, her yerdeki Kırım
Tatarlarının demokrasi prensiplerine tam bağlılıkla seçilmiş temsilcilerinden oluşan ve faaliyetlerinin her safhasında Kırım Tatar halkının millî iradesini doğrudan yansıtan bir teşkilât olduğunu hiçbir tartışmaya yer vermeden ortaya koymaktadır. KTMHT demokrasiye ve hukuk devletinin üstünlüğü prensibine, ırkı ve dini, nüfusu ve arazisinin genişliği ne olursa olsun bütün milletlerin eşitliği şiarlarına bağlılığı temel ilke olarak kabul etmiştir; bu prensiplere uyan bütün demokratik teşkilâtlarla, cemiyetlerle ve millî – vatansever hareketlerle işbirliği yapacağını tüzüğün temel ilkeler bölümünde ilân etmiştir. KTMHT Tüzüğü’nün genel muhtevasından ve mensuplarının bugüne kadarki icraatlarından net olarak ortaya çıktığı gibi, KTMHT, sadece kendi halkının hak ve menfaatleri doğrultusunda çalışan değil, bütün
milletlerin ve insanların temel hak ve hürriyetlerinin muhafazasına aynı ölçüde kararlılıkla bağlı olan ve bunların her nerede ve her ne şekilde olursa olsun ihlâline şiddetle karşı çıkan bir kuruluştur. Bu tutumun en somut birkaç örneği, KTMHT’nın daha kurulduğu gün Bulgaristan’ın bilinen insanlık dışı politikasını ve Gürcistan’da barışçı gösterilere karşı uygulanan devlet terörünü şiddetle kınadığını dergimizin bu sayısında derc ettiğimiz belgelerle dünyaya duyurmasıdır. Bununla da kalmayarak KTMHT’nin öncülüğünde Kırım Tatarlarının yanısıra Kazan Tatar, Azerbaycan ve Meshet Türkleri ile Moskova Halk Cephesi temsilcilerinin iştirakiyle Moskova’daki Bulgaristan Büyükelçiliği önünde protesto gösterisi
düzenlenmiş ve KTMHT’nın protesto bildirisi KTMH’nin tanınmış yolbaşçısı Mustafa Abdülcemil Kırımoglu’nun başkanlığını yaptığı bir heyet tarafından elçilik yetkililerine iletilmiştir. Ayrıca Kırım Türkleri ile aynı sürgün faciasını yaşamış olan Meshet Türkleri’nin Haziran ayı içerisinde
Özbekistan S.S.C.’nde başlarına gelen katliam faciası karşısında en çabuk tavır alan teşkilât KTMHT olmuş ve Özbek “Birlik” cemiyeti ile Meshet Türk “Vatana Dönüş Millî Hareketi” KTMHT’nın öncülüğünde ortak bir bildiri yayınlayarak dil ve soy birliği olan insanlar arasında kardeş kanı dökülmesine en kısa zamanda son verilmesi çağrısında bulunmuştur.
Emel KTMHT’nin Tüzüğü’nde belirtilen prensiplerin, yıllardır kendi savunmuş olduğu prensiplerle tam bir bütünlük içinde bulunduğunu ve KTMHT’nın kuruluşunun Kırım Türklerinin millî mücadelesinde son derece önemli, müspet bir gelişme olduğunu beyan eder.
EMEL