BİR TATAR GENCİNİN ANAYURDUNDAN: KIRIM

BİR TATAR GENCİNİN ANAYURDUNDAN: KIRIM*


Yazan: Bekir Sıtkı ÇOBANZADE, Çev.: Henryk JANKOWSKI.

Anayurdumdan söz etmeye başlamadan önce, sayın okurlara kendimi tanıtmamın gerekli olduğunu sanıyorum. Kırım’da, hanlığın ikinci başkenti olan Karasubazar şehrinde doğdum. Doğmuş olduğum 25.000 nüfuslu kentin geçmiş hanlık çağlarından yadigârları az olsa bile, insanların belleğinde batır han, kalgay ve mirzaların hatırası yaşamaktadır. Geçmişimizin görkemli anılarını çocuklar bugün de koruyorlar. Ben meselâ daha on yaşımda bütün Tatarlığın ortak ulusal örf âdetlerinden biri olarak nitelenen Ediğe destanını ezbere okuyordum. Rus okulları beni bozmasın diye, yurtsever ana babam beni çok genç yaşımda Türkiye’nin (Ak Topraklar’ın) başkentine yolladılar. Vatanperverliğim daha o zamanda o kadar kuvvetliydi ki, ilk selâmlık sırasında bütün Türk Tatarların en yüce hükümdarını, Sultan’ı gördüğümde mutluluğumdan ağlayıvermiş, Buharalı hocalar tarafından teskin edilmiştim.

Abonelere özel

Bu kısımlara sadece abonelerimiz erişebilmektedir.
İçeriğe ulaşmak için giriş yapmalısınız.

TAVSİYELER

KIRIM’DA İNSAN HAKLARI,RUSYA ESİRLERİ VE ANALARI KONFERANSI

Emel Kırım Vakfı ve Emel Dergimizin, Emel Fikir Kültür Konferansları çerçevesinde düzenlediği, “Kırım’da İnsan Hakları, …