ANKARA (QHA) 19 OCAK 2019 – Emel dergisinin toplantısı Ankara’da Kırım Derneği Genel Merkezi Dr. Ahmet İhsan Kırımlı Sosyal Tesisinde, Bekir Sıtkı Çobanzade Kütüphane Salonunda düzenlendi. Toplantının açılış konuşmasını Emel Kırım Vakfı Başkanı Zafer Karatay yaptı. Daha sonra ev sahibi olarak Kırım Derneği Genel Başkanı ve Dünya Kırım Tatar Kongresi (DKTK) Başkan Yardımcısı Mükremin Şahin konuşarak katılımcılara hoşgeldiniz dedi. Toplantıya Kırım Tatar Milli Meclisi (KTMM) üyesi Eskender Bariyev, Kırım Gelişim Vakfı Başkanı Ümit Şilit, DKTK Genel Sekreteri Namık Kemal Bayar, Kırım Derneği Gebze Şubesi Başkanı Şerife Orak, Kırım Derneği Ballıkpınar Şubesi Başkanı Rıfat Baybörü, dernek üyeleri ve Kırım Tatar diasporası mensupları katıldı. Ayrıca, toplantıya misafir olarak Estonyalı insan hakları savunucusu Oliver Loode da katıldı. Emel dergisi Yazı İşleri Müdürü Özgür Karahan’dan sonra konuşan Prof. Dr. Hakan Kırımlı, Emel dergisinin önemini anlattı. Emel dergisinin sadece belli tarihlerde belli yerlerde çıkmış bir dergi olmadığını, Kırım Tatar tarihinde önemli kırılma noktalarına neden olduğunu, diasporanın oluşmasını, milli değer ve kavramların bugün de kullanılmasını sağladığını altını çizerek vurguladı.
“EMEL’İN KIRIM TATAR VE KİMLİĞİ VE DİASPORA TEŞKİLATLANMASINDA ÖNEMİ BÜYÜKTÜR” Emel Dergisi’nin Ankara’da yayın hayatına başlamasından itibaren dergide etkin rol oynayan Prof. Dr. Hakan Kırımlı, Emel Dergisiyle ilgili önemli noktalara değindi. Konuşmasını akademisyen nazarında yaptığını belirten Kırımlı, ” Emel dergisi, yalnızca bir kağıt parçası değildir. Kırım Tatar kimliğini ve diaspora teşkilatlanmasında önemi büyüktür.” dedi. Özellikle dergi için altı çizilebilecek noktalardan bahseden Kırımlı, temel hedeflerini ve dergi ile başlayan hareketlenmenin sürecini şu sözlerle paylaştı: “Kırım’ı milli manada yaşatmaya çalışan yegâne hareket Emel. 80 öncesi ve sonrası olarak incelenmeli.Emel’in kırılma noktası genç kadroya geçilmesidir. İki hedefimiz vardı birincisi kesinlikle sürgündeki vatandaşlarla bağ kurmak. 80 yılında bu bağı kurduk. Milli yeraltı yayınlarını, oradaki neşriyatları takip etmek mümkün oldu. İkincisi buradaki insanların Emel için teşkilat gibi çalışmasıydı. Türkiye’de ilk defa diaspora teşkilatlanması başladı. Sürgündeki milli hareketle paralel bir oluşumdu.”
“GÖKBAYRAK’I KIRIM’A İLK KEZ EMELCİLER GÖTÜRDÜ”
Kırım ile kurulan ilk irtibatın sonrasında Gökbayrak’ı Kırım’a Emel dergisi bünyesinde bulunan üyeleri tarafından götürdüklerini belirtti. Emel dergisi hakkında konunun genel hatlarını çizerek, sözlerini şöyle sürdürdü: “1989 yılında ilk Gökbayrak’ı Emelciler Kırıma götürdü. Emelin sayısız fonksiyonlarından bazıları bunlar Sovyetler dağılmadan beş yıl önce diaspora başladı. Beni her şeyden çok vatanımın kurtarılması ilgilendiriyor. Yeni mücadele ve birlik planımız nasıl olacak? Kırım’da yaşayanların sayısı dışarıda olanların 10’da biri, bunu avantaja çevirmek mümkündür. Kırım cemiyeti ailesi 1921 yılında Dobruca’da başladı. Azak Kırım, Emel’in basımı durdurulduktan sonra Emel’in Kırıma gönderilen aletleriyle basıldı.” Emel dergisi olmadan Kırım Tatar diasporasının gerçekleşemeyeceğini ve ilk gerçek diaspora yayını olduğunu belirten Kırımlı, derginin Kırım Tatar kimliğini açıkladığını söyledi. Prof. Dr. Hakan Kırımlı sözlerini “Katil ve cani Putin’i ve Rusya’yı Kırım’dan çıkarmak için mücadeleye devam edeceğiz” diyerek bitirdi.
“DİASPORA NE KADAR GÜÇLÜ OLSA, BİZ MÜCADELEMİZDE O KADAR GÜÇLÜ OLURUZ”
Daha sonra söz alan KTMM üyesi Eskender Bariyev, Emel dergisi toplantısında bulunmaktan duyduğu memnuniyeti ifade ederek, “Türkiye’de 3 milyondan fazla Kırım Tatarı var, burada siz (diaspora) ne kadar birlik olursanız, biz mücadelemizde o kadar güçlü oluruz” diye konuştu. İnsan hakları savunucusu Oliver Loode da yaptığı konuşmada, davet edildiği için teşekkür ederek, Kırım Tatarlarının mücadelesini desteklediğini ve Kırım’ın işgalden kurtulması gerektiğini söyledi. Sovyetler ve Rusya döneminde Eston halkının bağımsız Estonya için verdiği mücadeleyi anlatan Loode, Eston diasporasının mücadelesinden örnekler verdi. Bu nedenle Kırım’ın işgalden kurtulması için Türkiye’deki Kırım Tatar diasporasını çok iyi anladığını ve bu yöndeki çalışmaların devamının önemli olduğunu söyledi.