VATANSEVER BİR ŞAİR: ESKENDER FAZIL
(6 Aralık 1934-27 Şubat 2003)
“Gece-gündüz azap çektim,
Nice-nice yollar keçtim
Sınavlarğa baş eğmedim
Men vazgeçmedim.”
–Eskender Fazıl
Sedanur ÖZKAN
Uzun boyu, heybetli duruşu, gür sesi, iyi bir hatip ve iyi bir şair oluşunun yanı sıra ömrünü halkının hakları ve vatanı için mücadele ederek geçiren gerçek bir vatanseveri 20 yıl önce kaybettik. Ama hayata gözlerini yumarken mutluydu. Çünkü binlerce soydaşı gibi sürgün bölgelerinde, Urallar’da, Sibirya’da göç yollarında hayatını kaybeden, mezarı bile olmayanlardan olmamıştı. Hayatta kalmış, mücadele etmiş ve vatanına dönmüş ve doğduğu topraklarla kucaklaşmıştı.
Eskender Fazıl, 6 Aralık 1934’te Kırım’ın Bahçesaray bölgesinin Tavbadrak köyünde doğmuştur. Henüz on yaşında bir çocukken, Sovyet rejimi tarafından ailesi dâhil tüm Kırım Tatar halkı hayvan vagonlarına doldurularak sürgün ile cezalandırılmış ve henüz doyamadığı vatanından ayrı düşmüştür. Ailesi bu sürgün esnasında Taşkent’e yerleştirilmiş ve İskender Fazıl burada Cinaz Ortaokulu’nda eğitimine devam etmiştir. Eskender Ağa’nın son kitabı Secde’nin önsözünde bahsettiğine göre, 1948 yılında, henüz 14 yaşında iken Sovyet rejiminin Kırım Tatarlarına zulüm ve baskısının dorukta olduğu dönemde, babasına sunmak üzere anavatanından su almak için Kırım’a gitmiştir. Sürgün yerlerinde yerleştirildikleri yerden izinsiz ayrılanın 20-25 yıl hapse mahkûm edildiği devirlerde köylerine gidip, iki şişe kaynak suyuyla geri dönmüş ve ölüm döşeğindeki babasına sunmuştur. Babası son nefesine kadar hasretini çektiği bu şifalı memleket suyunu içtikten sonra huzurlu bir şekilde dünyaya gözlerini yummuştur. Babası Baytar Fazıl Ömer vefat edince, 14 yaşında ailesine destek olmak amacıyla çalışmaya mecbur kalmıştır.
Sürgünle, buhranla bu kadar erken yaşta tanışmış olması onun küçük yaşlarda karakterinin oturmasında ve edebi hayatının başlamasında etkili olmuştur. Nitekim ilk şiiri Melevşe’yi 13 yaşında yazmıştır.
1955 yılında Taşkent Devlet Üniversitesi Pedagoji Enstitüsü’nde Rus Dili ve Edebiyatı okumuş ve ardından Özbekistan’da öğretmenlik yapmıştır. Öğretmenlik yaptığı bu otuz yılda ana dilini iyice incelemiş ve şiir, öykü ve deneme yazmaya devam etmiştir. Kendisi tecrübeli bir eğitimci olup okul, öğrenci ve öğretmenlerin hayatını konu alan eserlerinde karakterlerin milli özelliklerini başarılı bir şekilde aktarmıştır.
Birçok şairimiz gibi İskender Fazıl da sürgünde Taşkent’te 1957 yılında ana dilinde yayınlanmaya başlayan tek neşriyat olan Lenin Bayrağı gazetesinde kendi şiirlerini halkına ulaştırmıştır. Vatan Kırım’a dair vatanseverlikle dolu şiirleri dışındaki birçok şiiri 1980 yılından itibaren bu gazetede yayımlamaya başlamıştır. 1984-1986 yılları arasında bu gazetenin yazı işleri ofisinde çalışmıştır. Yazarların ve gazetecilerin arasında çalışmak onun edebi dil ve üslubu konusunda gelişimine katkı sağlamıştır. Kendisinin hassas, duyarlı ve azimli bir kişiliği vardır. Nitekim uzun yıllar süren azimli çabalarının ardından 1970 yılında Melevşe, 1976 yılında Qart Emen ve 1982 yılında Temenna isimli şiir kitaplarını ve 1988 yılında Qollarını Öpeyim” isimli öykü kitabını neşretmiştir.
Onun esas amacı, sürgün halkının acı kaderini, mücadelesini ve Vatan Kırım hasretini eserlerine yansıtmak ve sürgün yerlerinde baskı altında tutulan halkına milli duygu aşılamak, onların milli ruhunu yükseltmektir. Dolayısıyla eserlerinde vatan sevgisi, çağdaşların manevi hayatı, insanların sosyal ilişkileri ve gündelik yaşamı oldukça ön plandadır. Öyle ki bu eserler okuyucuyu kayıtsız bırakamayacak derecede duygu yüklüdür. Sürgünle birlikte ayrı düşmek zorunda kaldığı Tavbadrak köyünü şiirlerinde sık sık zikretmiştir. İşbu dörtlük Tavbadrak köyüne karşı hasretinin yansımasına örnektir;
“Ebediyen hatrımdasın, doğğan köyüm,
Senin ile bağlı her bir aytqan sözüm,
Sensin menim yaşayışım, şan-şuhretim!
Sende menim saf yüreğim, yaşlı közüm.”
Eskender Fazıl her vatansever Kırım Tatarı gibi 1950’li yılların sonunda ortaya çıkan ve Kırım Türklerinin Vatan Kırım’a döndürülmesini ve haklarının iade edilmesini emel edinen Kırım Tatar Milli Hareketine kayıtsız kalmamıştı.
Kırım Tatarları 1987 yılı Haziran ve Temmuz aylarında Moskova Kızıl Meydan’da bütün dünyada büyük yankılar uyandıran gösteriler yapmıştı. “Ya Vatan Ya Ölüm” sloganlarıyla Kızıl Meydanı inleten Kremlin idarecilerini sarsan bu gösterilerin önde gelen isimlerinden biri de Eskender Fazıl idi. O gösterileri bütün dünya ajansları ve televizyonları birinci haber olarak dünyaya duyurmuşlardı. İşte bu gösterilerde Kızıl Meydan’da yere çökmüş Kırım Tatarları arasında ayakta duran, uzun boylu ve heybetli biri gür sesiyle soydaşlarına hitap ediyor, gösterilerin devam edip etmemesini oyluyordu. Bu Eskender Fazıldı. Bu gösterilerle birlikte Kırım Türkleri Vatanları ile aralarına konan demir perdeyi yıkıp akın akın Kırım’a dönmeye başlamışlardı. Eskender Fazıl da 1988 yılında anavatanına dönmüştü. Burada ana dilde bağımsız gazete olarak çıkan Kırım Gazetesi ve 1980 yılında Özbekistan’da yayınlanmaya başlayan ve Kırım’a dönen Kırım Tatar edebiyat ve sanat neşriyatı olana Yıldız dergisinde çeşitli şiir, deneme ve makale yayımlamıştı. Ancak Sovyetler onun hür ve müstakil bir yaşam sürdürmesinin önündeki en büyük engeldi. Kırım’da bulunduğu sırada mitingler düzenlemek ve Sovyet iktidarına karşı propaganda yapmakla suçlanarak tutuklanmıştı.
Daha sonra Eskender Fazıl, ABD’de yaşayan Kırım Tatarlarının davetiyle 1990 yılında New York’a gitmiştir. Bu ziyaret anısına Kırım Tatarlarının Kırım’a dönüşlerini desteklemek için Fikret Yurter başkanlığında kurulan Kırım Fonu, onun şiirlerinden seçilen Uzun Yollar isimli eseri latin harflerinde yayımlamıştır. 1992 yılında eserlerini neşrettiği Qırım gazetesinin yazı işleri müdürlüğünü yapmıştır. Ayrıca kendisi Ukrayna Yazarlar Birliği üyesi olmuştu.
27 Şubat 2003’te 60 yaşında uğruna canını vermekten çekinmeyeceği, her şeyden çok sevdiği anavatanında dünyaya gözlerini yummuştur. Onun cesareti, azmi peşinden gelen halka örnek teşkil etmiş ve şiirleri halkı arasında dilden dile aktarılmıştır. Şiirlerinde özlemle bahsettiği yurdu hür olduğu vakit, onun gibi gür sesli erler şiirlerini haykıracaktır. Ruhu şad olsun.
Kaynakça
Altan, Mübeyyin, ESKENDER FAZIL (1934-2003): A Voice of the Crimean Tatars
https://iccrimea.org/literature/fazil.html
Fazıl İskender, Uzun Yollar, Kırım Fonu, New Yok,1990
Риза Фазылов, Сафтер Нагаев, Къырымтатар эдебиятынынъ тарихы. Къыскъа бир назар Симферополь:
Къырым девлет окъув-педагогика нешрияты, 2001
Fazılov, Rıza – Nagayev, Saffet, Qırım Tatar Edebiyatının Tarihi: Qıska Bir Nazar
Qırım Devlet Okuv-Pedagogia Neşriyatı, Aqmescit, 2001
Karatay, Zafer, “Kırım Türklerinin Moskova Gösterileri Nasıl Başladı Nasıl Cereyan Etti”, Emel Dergisi, Sayı 161, 1987